Dijitalleşen Dünyada Eğlencenin Evrimi

Geçmişten günümüze oyun kültürümüz yaşadığımız dönemleri de içine alarak değişim göstermektedir. Oyun; çocukları eğlendirirken onların sosyal, psikolojik ve fiziksel gelişimine de etki etmektedir. Kişiyi, çocukluk çağında oynanan oyundan, oyuncağa hatta birlikte oynanan kişiye kadar birçok durum etkilemektedir. İnsan hayatında ilk kez oyun oynarken sosyalleşir.

Çevresindeki bireylerle etkileşim halinde olur. Paylaşımcı olma ya da bencil olma durumunu işte bu zamanlar belirler. Eskiye oranla günümüzde sokaklar boş, İnternet kafeler ise dolup taşmakta. Çocuk sesine hasret sokaklar arkadaşlarını beklerken, arkadaşları olan çocuklar kafalarını bilgisayar ekranlarından kaldıramamaktadır. Önceleri sokaklarda Saklambaç, Uzun Eşek, Körebe oynayan ellerinde salçalı ekmeklerle sürekli arkadaşlarıyla etkileşim halinde olan çocuklar yok artık.

Geçmişten günümüze oyuncak tarihi

Oynadığımız oyuncağın tarihi aslında insanlık tarihi kadar eskidir. Tarihte bilinen ilk oyuncaklar Mısırlılara aittir M.Ö 5.yy da Mısırlı çocukların tahta atlarla oynadıklarına dair arkeolojik bilgiler edinilmiştir.  M.Ö 2. yy da topaç, misket, bilinen oyuncaklar arasında yer alır. Eski Yunan, Roma ve Çin’de kilden yapılıp fırınlanmış hareketli kol ve bacaklara sahip bebekler yapıldığı bilinmektedir.
Biraz daha günümüze gelirsek eğer 80’li yılların ortalarında Türkiye’de çığır açmış atariyi görebiliriz.


Tarihte bilinen ilk konsol 1977 yılında Atari’nin ürettiği Atari 2600 olmuştur. Dünya genelinde 30 milyon satan bu konsol aynı zamanda insanların yeni eğlence sektörünü belirleyerek devrim yaratmıştır. Bu konsol 1977 yılında piyasaya sürülmesine rağmen, Türkiye'deki kullanıcılar arasında popülerlik kazanması 1980'li yılların ortalarını bulmuştur. Ne yazıktır ki Atari zamanında devrim yaratmasına rağmen devamını getirememiş ve yeni bir konsol sunamamıştır.


Birçoğumuzun çocukluğunda önemli bir yere sahip olan atari eminim her birimizin gözünde canlanmıştır. Tsubasa, Bomberman, Mortol Kombat ve Süper Mario gibi oyunlarla saatlerimizi geçirdiğimiz ilkel oyun konsollarımızın günümüzde PlayStation ile adı bile anılmamaktadır. Önceleri neredeyse her mahallede köşe başlarının müdavimi olan Atari Salonları şimdilerde yerini PlayStation Salonlarına bırakmış durumda. Atari sosyal anlamda da çocukların birbirleriyle olan ilişkilerini de geliştirmekteydi. Çünkü her atari kasetinde farklı oyunlar vardı ve çocuklar ellerindeki oyunları arkadaşları ile takas ederlerdi. O dönemlerde bir çocuğun atari sahibi olması demek;

*Mahalle arkadaşları arasında en popüler olması demekti.
*Hele ki birkaç tane kasetin varsa, mahallede kraldın.
* Oyunlar genelde 1.000 in 1 de olsa içinde ilk sayfadaki 20 oyundan fazla oyun olmazdı.
* Her kaset her ataride çalışmazdı.
* Tsubasa veya Benjamin bağımlılık yapar, oyunu bitirdiğinizde Japoncayı sökersiniz.
* Kasetler atariden de pahalıydı. (1991-95)
* Atarinin kolları genelde bozulur, kullandıkça tamir etmeyi öğrenirdiniz.
* Günün her saatinde oynamak isterdiniz, fakat anne veya babanız ‘‘Bu atariler çok oynanınca televizyonları bozuyormuş  ’’diye korkuturdu sizi.
* Tabancanız varsa, Duck Hunter isimli oyunda ördek vurur ardından kıs kıs gülen köpekle eğlenirdiniz.
* Kaset değiştirmek için para biriktirmek en büyük planınızdır.
* Oturmayan kaset çizgili çıkar, azcık bastırılırsa sorun çözülürdü.

Atarinin halefi PlayStation’ın gelişimi ise şöyledir;
1994 yılında Sony de PlayStation adını verdiği konsolla piyasaya dâhil olmuş ve bu olay oyun konsolları açısından dönüm noktalarından birisi olmuştur. Dünya genelinde şimdiye kadar yaklaşık 102 milyonluk satışa ulaşan PlayStation o tarihe kadar üretilen bütün konsolların toplam satışının yarısına tek başına ulaşabilmiştir. Oyun grafiklerini ön planda tutan Sony’nin PlayStation’ı 32-bitlik sistemler arasında özellikle grafik açısından en çok tatmin eden oyun sistemi olarak görülebilir.

İşte iki oyun konsolunun da gelişimi bu şekilde. Hitap ettiği zamanlar farklı olsa dahi hitap ettiği kitle değişmemektedir. Gelişen teknolojiyle beraber oyuncaklar görsel olarak farklılaşsa da çocukların el becerilerini geliştirmekten uzaklaşmaktadır. Geçmişin gözdeleri çamurdan arabalar yerini uzaktan kumandalı arabalara, annemizin artık bezlerden yaptığı bebekler Barbie bebeklere, evde kâğıt makasla yaptığımız kağıt bebekler ise internetteki sanal kopyala yapıştır bebeklere dönüşmüştür.




0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Wikipedia

Arama sonuçları

Translate

AddThis